Çeşitli Nükteler 7.Bölüm

Tartışma
Dindeki dört delile, inanmazsa bir kişi,
(Yalnız Kur’an) diyorsa, tartışma bitir işi!

Sonsuz sevinçKavuşmak istiyorsan, sonsuz olan sevince,
Ehl-i sünnet yolunda, yürü gündüz ve gece!

İnatçıEğer inatçı kimse, nasipten yoksun ise,
Doğruyu kabul etmez, gözleriyle de görse.

Öğüt almazBir kulak öğüt almaz, duyup dinlediğinden,
Akıtılsa yeridir, kurşunu deliğinden.

Dostun elemiNe kadar incitse de, vazgeçmem ondan yine,
Dayanmak tatlı olur, dostun her elemine.

Kurtulan fırkaKim ki, Ehl-i sünnetse, küfür tohumu ekmez,
İtikadı düzgündür, mahşerde azap çekmez.

Harap tamir edilir
Sebeptir yükselmeye, üzülme düştüm diye,
Bina tamir edilmez, dönmezse harabeye.

Giden geri gelmez

Ömür geçip gitmiştir, bir daha geri gelmez,
Ah vah edip üzülmek, kimseye fayda vermez.

Dört mezhepBid’at ehli kurtulmaz, hakkı hak saymadıkça,
Dört mezhebi hak bilip, birine uymadıkça.

Çirkindeki güzellikÇirkinde de güzellik olur etme rencide!
İnci gibi görünür, beyaz dişler zencide.

Zalimin sonuNe halka huzur verdi, ne kendi rahat etti,
Zulmünü artırırken, nasıl yıkılıp gitti.

Herkes ölürDün yok, bugün bitiyor, bilinmez yarın var mı?
Güvenilmez gençliğe, ölen hep ihtiyar mı?

Derin çeteCezası verilmeli, derinlere yatanın,
Göstermeli herkese, sahibi kim vatanın.

Taklit zilleti
Şu sosyete kapıldı, moda denen illete,
Maymunca taklit etti, yuvarlandı zillete

Örnek insanHayatına, ilmine hayran olmalı herkes,
Yaşayışına bakıp etmeli sana heves.

Değişik hayatHayat bazen tatlıdır, bazen de çok acıdır,
Kurallara uymazsan, seni elbet acıtır.

Dini öğren
Bırak enaniyeti, öğren İslamiyet’i!
Çok veballi bir iştir ağır bunun diyeti.

Aldananlar
Hücum elli koldanmış, ellisi de soldanmış,
Ne kadar büyük gaflet, ellisi de aldanmış.

TerörTerörist kan kokuyor, halka meydan okuyor,
Her biri karayılan, fırsat bulup sokuyor.

Fail-i meçhulSilahları yağlatmış, çok yürekler dağlatmış,
Derin fail-i meçhul, ne analar ağlatmış.

Dert büyükDüşünceler değişik, kafamız karışıyor,
Çok büyüktür derdimiz, boyumuzu aşıyor.

Aşk delirtirmişVeli sormuş deliye, âşık olmak ne diye?
Deli der, anlasana, benim delirmem niye?

Senin kadar
Her çiçek güzelse de, senin kadar değildir,
Seni seven çok ama, benim kadar değildir.

Sevgi yukarıdan gelir
Göle renk gökten gelir, güle su kökten gelir,
Ben severim zannetme, sevgi büyükten gelir.

Neşeden ağla
Her zaman yüzün gülsüngönlün sevgiyle dolsun,
Bir gün ağlarsan eğer, o da neşeden olsun.

Güneşteki yazı(Seni ben sevdim) yazsa, güneşe buzla biri,
Benden daha çok sevmiş, anlaşılan o seni.

Çalışan kazanırKim çalışır yaz günü, sıcaktan beyni kaynar,
Kış ortasında bile, onun kazanı kaynar.

Boş çevirmeBahçene kim gelirse, yeni açmış gülü ver!
Çiçeğin, gülün yoksa, tebessüm et, gülüver!

Yunus Emre der kiÖmrüm ne tez gelip geçti,
Bir yel esip geçmiş gibi,
Sanki bana şöyle geldi,
Bir göz yumup, açmış gibi.

Fildişi kuleMânen yükselemezsin, beklesen de, bin sene,
O fildişi kuleden aşağıya insene!

Ölmeden ölmekKim ölmeden ölmüşse, melekler hayran olur.
Ölüm acısı çekmez, vefatı bayram olur.

İnsanın değeriİnsanı insan yapan, para ve pul değildir,
Başını hep dik tutan, makbul bir kul değildir.

İki yer varYarın âhiret günü, sanma seçenek çoktur,
Ya Cennet, ya Cehennem, üçüncü bir yer yoktur.

KurtuluşKim gerçekten isterse, iki âlemde felâh,
Zehir gelmeli ona, küçük büyük her günah.

Ölümü öldürmekİhlâslı ibadetle, yüzünü güldüresin,
Seni öldürmeden ölümü öldüresin.

Kötü arkadaşDinini unutturur, ayakta uyutturur,
Sosyete çöplüğünde, nice pislik yutturur.

Hak rızasıŞükür bilmez bir kulsun, istersin kiler dolsun,
Hakk’ın emrine uy ki, O, senden razı olsun.

Orta yolUçurumlar uçtadır, bunu iyi bilmeli,
Sağa sola sapmadan, orta yoldan gelmeli.

Ecel ansızın gelirTevbe hâlis değilse, günah izi silinmez,
Ansızın gelen ecel, nerde bulur bilinmez.

UygarlıkmışŞu uygarlık uğruna, çok rezalet yapıldı,
Nice çamlar devrildi, ota, puta tapıldı.

SelefîyeŞirk gösteren aynayı, önce kendine çevir!
(Allah Arş’tadır) deme, cisim putunu devir!

Nefis putuDüşman uzakta değil, ne Rusya’da, ne Çin'de;
Allah'ı inkâr eden nefsin senin içinde.

Yasayla olmazFaydasız sahtekâra, çıkarılsa bin yasa,
İşi gücü yalandır, haramla dolu kasa.

Çalışmayan kafaİnkârcının kafası, doldurulmuş samanla,
Çalışır mı o kafa, nurlanmazsa imanla.

Görünüş düzeltmezFark etmez, terzi sana ipek elbise biçsin,
Salih zatlar yanında, elbet sen yine hiçsin.

İyi gün dostlarıVar gününde toplanır, bütün dostlar başına,
Dar gününde yok olur, dost arama boşuna!

Dik durmakKüfre karşı eğilen, tevbesiz dik duramaz,
Bataklığa saplanır, hedefine varamaz.

ÖlümsüzleşmekEğri şey, Hak emrine uyulursa düzleşir,
Ölmeden önce ölen, artık ölümsüzleşir.

Silahlar susarKurşunlar sıkılınca, iki taraf kan kusar,
Hak emrine uyunca, artık silahlar susar.

Gaye âhiretÂhireti kazanmak, olmazsa asıl gaye,
Rütbesi, malı çokmuş, bunun hepsi hikâye.

Haddini bilmekİtibar kazandırmaz rütbe, şöhret ve servet,
Haddini bilmek gibi bulunmaz başka haslet.

HayâsızlıkHayâdan ve imandan insanları soydular,
Sonra bunun adını medeniyet koydular.

Selefîye’nin şirkiAllah, açıkça derken, (Affetmem asla şirki),
Şu Selefîler nasıl (Allah göktedir) der ki?

İmansız çağdaşmışİmanlıysa gerici, imansızsa çağdaştır,
Gel de bunu ilimle ve akılla bağdaştır!

Üç şeyİlim, amel ve ihlâs, eder günahı iflas,
Yoksa bunların biri, olamaz kimse halas.

Kıyamet alametiYaklaşıyor Kıyamet, çıktı nice alamet,
Kimi ben resulüm der, sergiler çok rezalet.

Yangın çıkarmak
Öfkeli, kıvılcımı yangınlara döndürür,
Yumuşak sakin olan, yangın olsa söndürür.

Esas sanat
Kurtaramaz insanı, ne servet, ne saltanat,
Bil ki, ölmeden önce, ölmektir esas sanat.

Ölünce oh derlerKötülüğün yüzünden, bezip bıkmışsa millet,
Ölünce komşular der: (Kurtulduk be nihayet!)

Edep kadardırEdepsiz olan için, geniş yollar dar olur,
Her insanın değeri, edebi kadar olur.

Zamane insanıHer yöne durmaz döner, zaafı var paraya,
Çıkarı için ak der, her tondaki, karaya.

Hayvan gibi olmamalıHayâ, tesettür emri, mahsus yalnız insana,
(Ne utanmazsın) denmez, akılsız bir hayvana.

Nimete şükretmek
Çatık değil kaşımız, çatlak değil başımız,
Nasıl şükretmeyelim, helâldir hem aşımız.

Müminin vasfıTatlı dillidir mümin, hem doğru sözlü olur,
Kaşını çatmaz asla, hep güler yüzlü olur.

Zorla olmazKirletir üstümüzü, çirkefe bulaşılmaz,
Zorla, angaryayla hedefe ulaşılmaz.

Huysuz insanGeçimsizdir, hırçındır, her an çatık kaşlıdır,
Uysallığı görülmez, her zaman dik başlıdır.

İnsan mı hayvan mı?Ahlâk kuralları, bağlar yalnız insanı,
Hayâsız diye kimse, ayıplamaz hayvanı.

Salih insanDoğruluktan ayrılmaz, söylemez asla yalan.
Günahlardan sakınıp, olmalı salih insan.

Dinin direğiÖnce gelir din işi, mümin aksatmaz beşi!
İmanı nasıl korur, namaz kılmazsa kişi?

Aşınmaz rütbeMezar taşına konan rütbe bir gün aşınır,
İman rütbesi ise, sonsuza dek taşınır.

İmansızlıkHaramdan gelen malın ateştir her kuruşu,
Olmaz imansızların mahşerde kurtuluşu.

Şehveti kırmakKötü şeyden uzak dur, yap gece ibadeti!
Oruç tut, sirkeli ye, bunlar keser şehveti.

Tebessüm sevabdırTebessüm mümin için, sevabdır, sadakadır,
Yorulmak gerektirmez, üstelik bedavadır.

Tebessüm edememekTebessüm edemeyen, mahkûmdur acziyete,
Tebessüm edebilen, kavuşur çok nimete.

TebessümTebessümü alan mutlu, üzülmez onu veren.
Güven içine girer, gülümseyeni gören.

Tebessüm ateşiTebessüm ateşinde, erimez maden yoktur.
Tebessümün esiri olan da elbet çoktur.