Eski Yunanlılara Göre Rüya

Eski Yunanlı ve Romalılara göre rüya, Tanrılardan bir mesajdır.[4] Rüyayla ilgili ilk yazılı ve kayda değer referansları Homeros’ta görüyoruz. “Odise” ve “İlyada” adlı destansı eserlerinde pek çok bölümün, gördüğü rüyalardan esinlenerek oluştuğunu söyler. Homeros, rüyaların gelecekle ilgili kesin ve güçlü anlamlar taşıdığına inanırdı.[26]
Rüyaların dış dünyadan ya da tanrılardan gelen mesajlar değil, insanın kendi zihninden kaynaklandığı fikri ilk olarak M.Ö. 5. yüzyılda Heraklitos tarafından ortaya atıldı. Ünlü düşünür Aristoteles ise, rüyaların tanrı mesajları olduğu fikrine son noktayı koydu. “Parva naturalia” adlı eserinde Aristoteles rüyaların günlük hayatta meydana gelen olayların birikimi sonucunda oluştuğu fikrini ortaya attı.[21]
Helenistik dönemde, rüyaların iyileştirme yeteneği üzerine odaklanılmıştı. Asclepieions adı verilen tapınaklar, rüyaların iyileştirici gücü etrafında inşâ edilmişti. Bu tapınaklarda uyuyan hastalara rüyaları aracılığıyla iyileştirici kürlerinin gönderileceğine inanılıyordu. Rüya tercümanları tıbbi tanı konusunda tıp adamlarına bile yardımcı oluyordu. Rüyaların rüyayı gören kişinin nesi olduğunu bulmak konusunda şifacılar için çok önemli bir ipucu kaynağı olduğuna inanılırdı.[27]