Hüznüm Benim Yakınım Olmuş (Arapça Şiir)



Hüznüm Benim Yakınım Olmuş
Arapça Şiir

وإني امرأ قد بات همي قريبتي

وإني امرأ قد بات همي قريبتي
تأوبني عند الفراش تأوبا


Ve innî emruün gad bete hemmî garîbetî
Teevvebenî indel firâşi teevvübē


Ben ki, hüznüm yakınım olmuş
Geceleyin yatağımın yanına gelmiş

سأوصي بصيرا ان دنوت من البلى
وصاة امرئ قلسى الأمور وجرّبا


Seüsî basîran in denevtü minel bilē
Vesâte emrin gase-l ümûra vecerrabē


Ölüme yaklaşırsam, akıllıya (basiretli kişiye) vasiyet edeceğim,
İşleri (herşeyi) kıyaslamış ve tecrübe etmiş birisinin vasiyeti gibi

بأن لا تبغ الودّ من متباعد
ولا تنأ عن ذي بغضِة ان تقربا


Bien lē tebği'l-vüdde min mütebağdin
Velē ten'e an zî bağdatin in tegarrabē


Şunu ki: Uzaklaşandan yakınlık (sevgi) bekleme
Yakınlık gösterdiğinde kinli olduğundan da uzak durma

فإن القريب من يقرب نفسه
لعمر أبيك الخير لا من تنسبا


Fe innel garîbe men yügarribû nefsehû
Leamru ebîke elhayra, lē men tenessebē


Çünkü babanın hayatına yemin olsun ki; gerçek yakın olan,
Kendini hayra (iyiliğe) yaklaştırandır, sahiplenen değil

متى يغترب عن قومه لايجد له
على من له رهط حواليه مغضِبا


Metē yağterib an gavmihî lē yecid lehû
Alē men lehû rahtun havaleyhi muğdabē


Ne zaman kavinden uzakta gurbete çıksa kendi adına kızamaz
Etrafında çevresi bulunanlara öfkelenerek

ويحطم بظلم لا يزال يرى له
مصارع مظلوم مجرّا ومسحبا


Ve yuhtam bizulmin lē yezēlü yerâ lehû
mesâria mazlûmin mecerran ve meshabē


Ve zulümle (haksızlıkla) yıkılır, kendi mazlumane yıkılışlarını
Görmeye devam eder, sürüklenerek ve çekilerek...

وتدفن منه الصالحات وإن يسئ
يكن ما أساء النار في رأس كبكبا


Ve tüdfēnu minhü's-sâlihâtü ve in yüsî'
Yekün me esēe'n-nâra fî ra'si kebkebē


Ondan sâdır olan iyilikler örtülür, kazara kötülük etse
Yaptığı kötülük dağ başında duman (ateş) olur

وليس مجيرا إن أتى الحيّ خائف
ولا قلئلا إلا هو المتعيبا


Ve leyse mücîran in ete-l hayye [k]hâifün
Velē gailen illē hüvel müteayyebē


Kabileye bir kaçak gelse koruyamaz
Ne söylese sadece ayıplanır

أرى الناس هروني وشهر مدخلي
وفي كل ممشى أرصد الناس عقربا


Eran-nēse herrunî ve şühhira medhalî
Ve fî külli memşe ersaden-nēsü agrabē


İnsanların bana hırladığını görüyorum, yerim teşhir edildi
Her yürüyüşte insanlar bana akrep atıyorlar