Bir Annenin Mektubu



Bir Annenin Mektubu

Çocuk, babasından aldığı harçlığı vaktinden önce bitirmiş ve günlerdir istediği top için yeterli parayı biriktirememişti. Birkaç hafta sonra yaz tatiline girecek olması, onu bu konuda endişelendirip yeni kaynaklar aramaya teşvik ediyordu. Evlerine gelen son aylık dergide "Her hizmetin bir ücret karşılığında olduğu"nu okuyunca, sevinçle havaya sıçradı. Buna göre ailesine yaptığı yardımların da elbette bir karşılığı olmalıydı.

Çocuk, bu fikirle harekete geçip gördüğü işlerin listesini çıkardı ve bunların yanına da ücretlerini yazdı. Fırından ekmek almak için 200, çöp dökmek için 100, annesiyle pazara gitmek için 500 lira, hiç de fena sayılmazdı.

Aylık toplamı 25.000 lira tutan listeyi annesinin çantasına koyduğunda bu akıllıca keşfinden dolayı gözleri parlıyordu.

Çocuk, ertesi gün, yatağının başucunda 25.000 lira ile birlikte küçük bir kağıt parçası buldu. Kendi hazırladığı listeye benzeyen ve annesinin imzasını taşıyan kağıtta;

«Seni hayatım pahasına dünyaya getirmenin, yıllarca bezlerini yıkamamın, bin bir güçlükle besleyip büyütmenin karşılığı, sadece sevgindir ve yanağından aldığım bir öpücüktür.»

yazıyordu.

«... Kazandığın parayı güle güle harca oğlum...» [1]

Kaynak

[1] Cüneyt Suavi, "Bir Annenin Mektubu", Gerçeğe Doğru 1, Fasikül 8, s. 34.